Sağlıkta Şiddete Karşı: Ne Yapmalı? Nasıl Yapmalı? I

Şiddet kendini zorunlu gündem olarak dayatıyor… Zorunlu ve öncelikli gündemimiz sağlıkta şiddet elbette. 

Dr. Ekrem Karakaya cinayetini, onun aziz anısını canlı tutmalı ve görünür/bilinir/hatırlanır kılabilmeliyiz. Hastanede görev başında sırtımızdan vurulduk! Daha fazla ne olmasını bekliyoruz acaba?

Hatırlarsak, on yıl önce Dr. Ersin Arslan cinayetine de benzer büyüklükte tepki verdik, yürüdük, sağlıkta şiddet sona ERSİN sloganını ve kanlı önlük metaforunu bulduk, kanlı el çok çarpıcı idi afişler yaptık, çok başarılı ve etkili çalışmalardı. Dr. Ekrem Karakaya için daha da etkili ve unutulmasını önleyecek çalışmalar yapmalıydık, yapamadık.

Şunu da unutmayalım ki; Dr. Ersin için yapılan anmalarda orada kaldı! bir iki yıl andık sonra bir kalıcı adım atamadık...

Aynı hataya tekrar düşmememiz lazım, sağlıkta ticarileştirmenin küresel bir irade ile uygulandığına ve ülkede buna karşı çıkacak bir iktidar umudu olmadığına göre bu şiddet daha uzun yıllar sürecek. Çalışmalar uzun erimli ve kök nedeni teşhir etme temelinde olmalıdır.

Görev başında katledilen meslektaşlarımıza karşı en önemli görevimiz onların geride kalan çocuklarına sahip çıkmak, geleceklerini garanti altına almaktır. Öncelikle kamusal haklarını sağlamalıyız. Onlar yetmediğinde ise mutlaka “eğitim bursu”, “Şiddet mağduru hekim çocukları destekleme fonu” kurmayı ciddi ciddi düşünmeliyiz. Hekimlerden bu çalışmaya mutlaka önemli katılım olacaktır. Böyle bir burs fonu kurulabilirse buradaki bir incelik olarak bağışların mutlaka hiç bir fon yönetim gideri vs kesilmeyecek şekilde doğrudan çocuklara sunulmasının sağlanmasıdır.

Şiddeti çözecek önerileri hekimlerle birlikte oluşturup, uygulanması için kamuoyu üzerinden iktidara baskı oluşturmalıyız.

Ne Yapmalı

1. Hastanelere silahla girilmemesinin kesinlikle sağlanması,

2. Yalandan değil vaat edilip vazgeçilen değil; gerçekten giriş çıkış güvenlik kontrolü,

3. Beyaz kod gibi şiddeti önlemekte hiç bir etkisi olmayan uygulama yerine “her muayene odasında” anında güvenlik müdahalesi imkanı sağlanmış “panik butonu” uygulamasını,

4. Hastanelerin (pandemi döneminde bile) yolgeçen hanı haline son verilmesi; randevusuz hasta ve sınırsız refakatçi ile sınırsız ziyaretçinin önlenmesi,

5. Hemşiresiz, sekretersiz poliklinik uygulamalarına kesin son verilmesi,

6. Hekim adına randevu verilmesine son verilmesi, ilk başvuruda ilgili bölüme (örneğin 3. Dahiliye polikliniği saat 13:00 şeklinde) randevu verilmesi, kontrol randevularının hekim sekretaryası tarafından verilmesi.

7. 20 dakikadan sık randevu vermenin durdurulması,

8. E-rapor, İstirahat raporu, ilaç raporu vs vs diye uzayıp giden tüm idari sekretaryahizmetini yürütme yükümlüğünün hekimlerden alınıp ilgili hizmetler için yeterli sekreterlik hizmeti sağlanması,

9. Her iki saatlik poliklinik hizmeti sonrasında; diğer işleri yürütmek, konsültasyon, araştırma, dinlenme için 30 dakika randevulara ara verilmesi,

devam edecek…


Yorumları görüntülemek için giriş yapmalısınız.