Piyasalaştırma Neden, Şiddet Sonuçtur

Arif Akalın sıkı bir araştırma ile şiddet ve metalaştırma / özelleştirme ilişkisini çok net ortaya koymuş. Tekrarlamayıp link vermekle yetineceğim. 

https://toplumcutip.blogspot.com/2020/05/ne-oldu-da-insanlar-saglkclara.html?m=1#more

Sanırım kafa karışıklığına neden olan sağlıkta dönüşümün çok boyutluluğunun, bir piyasa yapıcılığı modeli olduğunu görememesinden kaynaklanıyor. Sadece bir dizi sağlık bakanlığı düzenlemesi saymak, onunla sınırlı saymaktan kaynaklanıyor. Oysa sağlıkta yapılan çok daha fazlasıdır.

Yani ülkemizde 80 anayasasına yazılan ve tüm hükümetlerini 40 yılda adım yaptığı dönüşüm. Bir toplumsal kurum olarak “tıbbın” tümden piyasacı dönüşümüdür. Bu başka eğitim, hukuk, sağlık sosyolojisi, medya kullanımı, reklamlar, sağlık hizmetlerinin organizasyonu, ilaç, sağlık psikolojisi, flansman ve daha bir çok aşaması olan bir dönüşümdür. Bir kuşağın ömrüne sığmayan büyük toplumsal yapısal değişimdir, dönüşüm : devrimdir yani... müellifleri de sık sık sessiz devrim yaptık diye övünmektedir.

Bu piyasalaştırma, kamumun tasfiyesini de içeren, “paran kadar sağlık“ diyen vahşi kapitalizm uygulamasıdır. Tüm dünyada artan sağlıkta şiddetin kaynağı bu küresel sağlık piyasası kurulmasıdır.

insan olarak en yüksek sağlık hizmetini alacağını düşünen yurttaştan, parası kadar sağlık tüketicisine dönüştürülmektir sağlıkta şiddetin kaynağı...

Proje ile değil 40 yıldır yapılan her bir dönüşüm alanını için kamucu çözümler modeller geliştirerek çözülecektir. 

Kamucu sağlık sistemi kurulmadığı sürece de çözülemeyecektir. 


Yorumları görüntülemek için giriş yapmalısınız.